Çalakalem

Çalakalem
"Şampiyon" a selam olsun

18 Mayıs 2015 Pazartesi

Mersin İdmanyurdu : 0 - Fenerbahçe : 1 ( Spor Toto Süper Lig 32.hafta maçı ) KAPTAN KONUŞUYOR: "SNİPERLIK ÖYLE OLMAZ BÖYLE OLUR"



Ligin artık son 2 haftasına girilirken, Türkiye ligi yine bildik senaryoları izlemeye devam ediyor maalesef ki.

Bir önceki gün "karşı yakanın parçalı takımı" işini şansa bırakmayacak şekilde hem de, organize olarak bazı olayları şekillendirirken bunu aleni yapmaktan da geri durmuyor..

Eğer bir kulübün başkanı maçtan önce çıkıp ta "oyuncularım motive olamadı, işimiz çok zor" diyebiliyorsa, bunun sebebini yine kendisinin birkaç hafta önceki açıklamalarında aramalıdır.

Ne diyordu bu "saygın başkan" birkaç hafta önce?

"Benim takımın şampiyon olamıyorsa Galatsaray şampiyon olsun."

Bunu açık yüreklilikle itiraf ederken ligdeki rekabet ortamından kimse bahsetmesin.

Maç içerisinde pozisyonlar olur, goller atılır, goller yenir. Bu, futbolun doğasında olan bir gerçektir.

Ancak gerçek olmayan ve kabullenilemeyen tek bir gerçek vardır ki, o da "maçları oynanmadan kazandık" gözüyle bakmaktır.

Fenerbahçe maçlarından önce rakiplerin en etkili isimlerine transfer söylentilerini yıllardır çıkartanlar, bu sezon da bu oyunlarına devam ettiler.

Hatırlayın İstanbul'daki Fenerbahçe-Akhisar Bld. maçı öncesinde rakibin en etkili oyuncularından Güray'ın Galatasaray'a transfer olacağı şeklinde medyada çıkan haberleri.

Aynı şekilde Kayseri Erciyesspor kalesinde Fenerbahçe maçına kadar yedek olarak çıkan ancak Fenerbahçe maçında ilk 11 de olan kaleci Gökhan Değirmenci'nin de sezon sonu Galatasaray'a transfer olacağı yönündeki haberleri.

Örnekleri çoğaltabilirsiniz.

Bunların hepsi birer manüpilasyondan öteye gitmez gerçekte.

Amaç bellidir.

Rakibin en etkili oyuncularının zihnini bulandırarak artı bir motivasyon sağlamaktır.

Gençlerbirliği'nin forvet oyuncusu El-Kabir'in maçtan sonra başka bir kullanıcı tarafından gönderilen twiterr mesajını "favorileri" arasına eklemesini ise, maçtan sonra "herhangi bir spekülasyona" mahal vermemek için anında kaldırtan gücü düşünebiliyor musunuz?

Maçtan hemen sonra El-Kabir'in favorilerine eklediği "Cüneyt" isimli kullanıcının "Sen iyi oynadın ama kaleci ve Stancu utanmalı" yazan twiter mesajı: 



Gelen uyarılardan sonra El-Kabir'in şu andaki twitter favorilerinin olduğu sayfa görüntüsü, Gördüğünüz gibi "Cüneyt" isimli kullanıcının mesajı favoriler arasında artık yok..


Yine aynı şekilde Beşiktaşlı Demba Ba'nın maçtan sonra paylaştığı "Bu dünyadaki bazı insanlar, gerçekten utanıyor olmalı" şeklindeki mesajı da, yeni geldiği bir ülkenin şartlarını anlatıyor olsa gerek..



Gerçi yarın birkaç kişi çıkar da "Demba Ba o mesajı, hakkında idam kararı verilen Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için yazdı, ne de olsa Demba Ba da iyi bir müslüman" şeklinde değiştirmeye kalkarsa, kimseler şaşırmasın..

Çünkü Türkiye  burası..

Herşeyi çabucak unutan veya anında zikzak çizenlerin bolca olduğu bir toplum..

İşte böylesine şartlar altında Fenerbahçe, Mersin yolculuğuna çıkmıştı.

Rakibinin "şöyle veya böyle" kazanması nedeniyle akıllar karışıktı.

Nasıl olmasın ki? 

4 sezon önce son hafta Sivas'ta dokuz doğurdukları maçta Selçuk Şahin'in kırk defa vursa gol olmayacağı bir noktadan gol atması nedeniyle rakip kaleci Korcan değil miydi bu ülkenin zindanlarında 11 ay yatan? 

Yine aynı şekilde o sezon Karabük'te oynanan maçtan tam 1 hafta önce sakatlanarak oyundan çıkmasına ve elinde doktor raporu olmasına rağmen "maçta oynamadı" diye yeni transfer olduğu takımın kampından apar topar alınarak bir hafta nezarete gönderilen Emenike de aynı takımda forma giymiyor muydu yoksa? 

Korcan'a "o golü kurtarabilirdin, neden yedin?" diyen savcıların bugün ünvanları elinden alınarak sıradanlaştırılırken, bir başka kaleci Ferhat'ı ise aklayıp paklamak için bu ülke kanalları ekranlarını açmadılar mı yoksa? 

Bir önceki gün maçta, "artık bu ülke meclisinin dokunulmazlık payesi vermeye hazırlandığı" Melo'ya bir maç içerisinde en az 2 direkt kırmızı, 3 te net sarı kartlık pozisyonlarda ikaz etme gereği bile duymayan Halis Özkahya da bu ülkenin hakemi değil miydi yoksa? 

Maçın son dakikasında Stancu'nun "kaçırdığı" golden sonra Abdurrahim Albayrak'ın medya karşısına çıkarak "kalecimiz Sinan Bolat, son dakikada iyi bir kurtarış yaptı, zaten biz Sinan'ı bu yüzden aldık" şeklindeki demecinde yeralan ince "hakaretleri" anlamıyor mu sanıyorsunuz Fenerbahçeli futbolcular?

Fenerbahçeli futbolcular, bütün bu aleni yapılan olayları sonuna kadar izleyerek maça çıktılar..

Öylesine bir maçtı işte..

Puan kaybettikleri takdirde rakipleri şampiyonluğu neredeyse garantileyecekti, daha bu akşamdan kutlamalar başlayacaktı.

Bütün maç boyunca bu gerçek, akıllarının bir köşesinde durdu..

Psikolojik olarak son derece gerginlerdi.

Son haftalarda kaybettikleri anlamsız puanlara bir yenisini eklemek istemiyorlardı.

Geçen hafta Galatasaray'a karşı oynayan Mersin İdmanyurdu futbolcuları ise bu defa Fenerbahçe'ye karşı da aynı oyunu oynamak için sahadaydılar.

Mersin İdmanyurdu'nda Rıza Çalımbay etkisi var.

Futbol oynadığı dönemlerde elinden çokça kupası malum camia tarafından "çalınan" Rıza Çalımbay, kadere bakın ki hoca olduğu takımının başında arka arkaya şampiyonluğa oynayan iki takımla oynadı.

Ve ikisini de kaybetti.

Maçın ilk bölümünde özellikle Nakoumba'nın hızlı ataklarına cevap veremeyen Fenerbahçe defansı, adeta öldü öldü dirildi.

Şans ta Fenerbahçe'nin yanındaydı aslında..

Direkten dönen iki top, belki de maçı Fenerbahçe'ye taşıdı.

Hafta içerisinde Bursa feribotunda uğradığı saldırıda "çarşı" üyelerini "çarşıya gönderen" ve görüntülerle sabitlenen Emre Belözoğlu, oyuna girdiği anda ise bütün Mersinliler adeta arenaya atılmış bir aslan gördüler..

Sanki Emre, Mersin'in bütün ahalisini yerle yeksan etmiş, hayallarini yıkmış, bütün Mersin halkına hakaretler etmiş..

Maçtan önce Mersin'de yayın yapan bir yerel derginin kapağında "sniperin hedefindeki adam olarak gösterilen" Emre, maçtaki en güzel cevabı sonunda söyledi.

Öyle bir anda söyledi ki hem de, cevap verecek zaman tanımadı karşısındaki bu kindar gruba..




Maçın sonunda gelen golle umutlarını son 2 haftaya taşıyan Fenerbahçe, dönüş yolunda ise yine büyük bir skandala konu oluyordu..

"Bomba araması" yapılan otobüste bulunan futbolcuların yerinde kim olmak ister Allahaşkına? 

45 gün önce Trabzon'da ölüme gönderilmek istenen 40 kişi, bu defa Mersin'de stat çıkışı otobüslerine binmek üzereyken, bomba eğitimli köpeklerin adeta ortasında kalıyorlar ve otobüsleri bomba aramasına maruz kalıyor..

Bu şartlar altında Fenerbahçe takımı mücadele ediyor, şampiyonluğa oynuyor..

"Hadi canım sen de..

Alın liginizi başınıza çalın..

Canımızı kurtaralım yeter" dediklerini duyar gibiyim futbolcuların..

Haksız da değiller..

Özellikle yabancı futbolcularda 4 Nisan akşamından sonraki form düzeyine dikkat ettiniz mi? 

Bruno Alves'e, Dirk Kuyt'a, Moussa Sow'a..

Maçta attıkları goller veya yaptıkları katkılardan bahsetmiyorum..

Sahadaki mücadelelerinden bahsediyorum..

Bütün takımda büyük bir psikolojik yıkım oldu 4 Nisan akşamı.

Ama "seçim sathındaki" ülkemde insan hayatına, hele de Fenerbahçeli oyunculara verilen değer ve kıymet te ortada..

Yetkililerin adeta kafalarını kuma sokarak üç maymunu oynadıkları bir ortamda, nasıl "can güvenliğimiz var" diyebilir ki futbolcular? 

"Teröristlerin" sevgisini kazanmış futbolculardan bahsediyorum..

"Saray" da ağırlananlardan değil..

Yoksa onlar, ülkenin "gözbebeği."

Stat: Mersin

Hakemler: Cüneyt Çakır, Bahattin Duran, Tarık Ongun

Mersin İdmanyurdu: Muammer Yıldırım, Serkan Balcı, Mitrovic, Servet Çetin, Vederson, Murat Ceylan, Khalili, Nakoulma, Oktay Delibalta (Dk. 52 Nihat Şahin), Pedriel (Dk. 62 Güven Varol), Welliton (Dk. 77 Futacs)

Fenerbahçe: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Alves, Egemen Korkmaz, Hasan Ali Kaldırım (Dk. 63 Emre Belözoğlu), Mehmet Topal, Meireles (Dk. 63 Webo), Kuyt, Diego (Dk. 88 Selçuk Şahin), Caner Erkin, Sow

Gol: Dk. 90+2 Emre Belözoğlu (Fenerbahçe)

Kırmızı kart: Dk. 50 Muammer Yıldırım (Mersin İdmanyurdu)

Sarı kartlar: Dk. 6 Gökhan Gönül, Dk. 66 Alves (Fenerbahçe), Dk. 55 Vederson, Dk. 65 Serkan Balcı (Mersin İdmanyurdu).


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder