Çalakalem

Çalakalem
"Şampiyon" a selam olsun

16 Ocak 2017 Pazartesi

Fenerbahçe : 2 - Adanaspor : 2 ( Spor Toto Süper Lig 17.hafta maçı ) DERT BİR DEĞİL, ELVAN ELVAN !!



Ligin ilk yarısının özellikle son haftalarında oynadığı futbol ve aldığı sonuçlarla birlikte, ikinci yarı öncesi büyük umut kazanan Fenerbahçe taraftarı, maalesef ki görünen gerçeğin hiç te öyle umut edildiği gibi olmadığını bu akşam bir kez daha gördü.

Hem de birçok yönleriyle..

Öncelikle, ligin ilk yarısından hiçbir farkı olmayan, hatta daha da kötüye giden hakem yönetimleriyle..

Son bilmem kaç sezondur yaptıkları “hatalarla” ligin kaderini değiştiren, hatta ligi “manüple eden” Türk hakemleri, maalesef ki bu sezon “çok çok formdalar.”

Hemen her maçta olmadık işlere imza atıyorlar.

Bir bakmışsınız 5 metreden ettiği küfrü taa rakip kaledeki  kalecinin bile duyduğu, ama ne hikmetse yanıbaşındaki hakemin duymadığı ve kırmızı kart çıkarmadığı Snejdeir-Mete Kalkavan olayı, bir bakmışsınız tam tersi bu gerçeği hakeme izah etmeye çalışan Ali Turan’a çıkartılan kırmızı kart.

Bir bakmışsınız maç 0-0 iken Josef De Souza’ya çalınmayan net penaltı, bir bakmışsınız aynı pozisyonu ceza sahası dışında, üstelik te yine aynı oyuncuya yapılan faul için çalınan lehte düdük..

Son haftadan sadece 2 örnek..

Hepsini yazmaya kalksak, sayfalar da yetmez, zaman da..

Fenerbahçe taraftarının gördüğü bir başka gerçek, oyuncu kadro yapısı..

Ligin ilk yarısı başında oynanan kısır futbol, konsantrasyon eksikliği ve formsuzluklar, ligin ikinci yarı başında da devam ediyor maalesef.

Tabi ki lig uzun bir maraton ancak hiç unutulmamalı ki hergeçen hafta da aleyhte işliyor.

Çünkü önünüzde yakalayıp geçmeniz gereken tam 3 rakibiniz var.

Bütün bunlara ilave olarak ta oyuncu eksiklikleri, işin tuzu biberi.

Defansın belkemiği Simon Kjaer ile kanatlarda varlığıyla bile iş yapan Volkan Şen’in sakatlıkları, Moussa Sow’un Afrika Kupası’nda mücadele etmesi, Robin Van Persie’nin sakatlıktan yeni çıkmasına ilave olarak, Emenike ve Van der Wiel’in kadro dışı bırakılmaları, bugün de Mehmet Topal’ın arka adale sakatlığı..

Gel de çık işin içinden..

Antalya kampına götürülmeyen ve hemen her gün “kadroda düşünülmeyeceği” belirtilen Aatıf’ın maça ilk 11 de başlaması, acaba kendisiyle birlikte forma savaşı veren diğer oyunculara, mesela Alper’e haksızlık değil mi?

Veya aynı Aatıf yüzünden geçen transfer döneminde bir orta saha oyuncusu alamayan yönetimin acziyeti, sadece bir oyuncuya mı bağlıdır?

Gerçi bu akşam Başkan Aziz Yıldırım’ın “biz Mehmet Ekici için 2 milyon euro bonservis verdik, kabul etmediler” demeci, bu sayfayı kapatmaya yeterli.

Demek ki yönetim, “sadece Mehmet Ekici konusunda” elini taşın altına koymuş, ama olmadı.

Bekleyip göreceğiz..

Ama bekleyemeyeceğimiz bir başka gerçek var ki, o da Fenerbahçe’nin bu oyuncu kadrosunun şampiyonluk için yeterli olmadığıdır.

Özellikle takımda Lens’in iyi oynadığı, Robin Van Persie’nin gol yollarında acımasız olduğu, Kjaer-Skrtel ikilisinin set vermediği, Volkan’ın panterleştiği veya orta sahanın canavarlaştığı bir güne denk gelirse, Fenerbahçe kazanır.

Aksi durumda, “yandı gülüm, keten helva..”

Bu akşam da aynen böyle oldu.

Simon Kjaer’in olmadığı akşamda gördük ki Fenerbahçe savunması, hataya meyilli bir oyun ortaya koyuyor.

Özellikle rakipte hızlı oyuncular varsa..

Şener Özbayraklı savruk, Hasan Ali Kaldırım dağınık, Skrtel “4 golde de başrolde” Roman Naustadter vasat.

Hal böyle olunca, Fenerbahçe’nin bu sezonki en iyi bölgelerinden olan orta alan da zora girdi.

Josef De Souza, geçen sezona dönüş yapma yolundaydı, Mehmet Topal çıktıktan sonra ise oyunu öne taşıma rolündeydi Josef.

Kısmen başarılı olsa da, asla kilit pasları atacak oyuncu değil.

“10 ndan sonra” zaten atacak oyuncu da yok Fenerbahçe’de.

Lens’in kişisel gayreti de Fenerbahçe’yi oyunda tutmaya yetmedi.

Fernandao ne kadar iyi niyetli olsa da, asla Robin Van Persie’nin oyun zekasında değil.

Zaten Fenerbahçe’nin baskıyı artırdığı, hatta galibiyete yaklaştığı anlar da Robin Van Persie’nin oyuna girdikten sonraki bölüm..

Ama bu akşam Adanaspor’un koşan, rakibi bozan ve hataya zorlayan oyun yapısı karşısında galibiyet gelmedi.

İşte tam bu nokta da yazımızın ilk satırlarına dönüyor ve hakem Serkan Çınar’ın yönetimini bir kez daha hatırlıyoruz.

Maç 0-0 iken vermediği penaltıyı “çalmasa” Fenerbahçe öne geçecek ve 1-0 önde oynayan takıma karşı ileri çıkacak rakibe de belki gol sayısını da artıracaktı.

Ama işte “çalınan” o penaltı, Fenerbahçe’yi oyundan düşürürken,  tam tersi Adanaspor’u ise oyunda tuttu.

Yetmedi, öne de geçtikten sonra tamamen oyun, onların istediği şekle döndü.

Kapalı savunmayı açmak içinse Fenerbahçeli oyuncuların, özellikle bu akşam beklerin her ikisinin kötü olmaları, oyunu zorlaştırdı.

Şimdi önümüzde Başakşehir maçı var.

Fenerbahçe’nin ya kazanıp yeniden lig yarışına ortak olacağı, veya bundan sonraki haftalarda tamamen boş tribünlerle birlikte sezonu tamamlayacağı bir hafta..

Yani herşey, Fenerbahçe’nin elinde..

Pardon, az kalsın unutuyorduk..

Bir de “hakemlerin.”


Zira, zat-ı şahaneleri istemezse, hiçbir şey mümkün değil..

Stat: Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Kompleksi

Hakemler: Serkan Çınar, Serkan Ok, Mehmet Cem Hanoğlu

Fenerbahçe: Volkan Demirel, Şener Özbayraklı, Neustaedter (Dk. 79 Van Persie), Skrtel, Hasan Ali Kaldırım, Mehmet Topal (Dk. 44 Karavaiev), Ozan Tufan, De Souza, Lens, Chahechouhe (Dk. 64 Salih Uçan), Fernandao

Adanaspor: Itandje, Digao, Ramos, Didi, Sami Can Keskin, Renan Diniz, Bekir Yılmaz (Dk. 74 Tevfik Altındağ), Koman, Ronei (Dk. 84 Emre Uğur Uruç), Cem Özdemir (Dk. 90+4 Ahmet Dereli), Magaye

Goller: Dk. 23 Magaye, Dk. 45+1 Ronei (Adanaspor), Dk. 40 Mehmet Topal, Dk. 78 Fernandao (Penaltıdan) (Fenerbahçe)

Sarı kartlar: Dk. 31 Renan Diniz, Dk. 67 Ramos, Dk. 73 Bekir Yılmaz, Dk. 77 Koman, Dk. 80 Digao, Dk. 87 Didi, Dk. 90+7 Itandje (Adanaspor), Dk. 87 Şener Özbayraklı (Fenerbahçe)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder