Çalakalem

Çalakalem
"Şampiyon" a selam olsun

11 Kasım 2013 Pazartesi

Fenerbahçe : 2 - Galatasaray : 0 (Spor Toto Süper Lig 11.hafta maçı) YİNE DERBİ, YİNE ZAFER, YİNE FENER !!



Fenerbahçe, son 14 yılda olduğu gibi, yine rakibinin hevesini kursağında bıraktı.

Yine rakibine, "kısmetse belki başka bahara" şarkısını armağan etti.

Yine rakibini Kadıköy'den sağ çıkarmadı skor anlamında..

Hafta içi Teknik Direktör Ersun Yanal'ın ani rahatsızlığı nedeniyle kalbine stent takılmasıyla kısa süreli bir şok yaşayan Profesyonel Futbol Takımı, bu akşamki galibiyetle hem Ersun Hocalarına geçmiş olsun mesajını gönderdi, hem de geçtiğimiz hafta yapılan kongrede yeniden başkan seçilen Aziz Yıldırım'a, "yeniden hoşgeldin" dedi.

Yıllardan beri süren gelenek, artık klasik hale gelmiş durumda.

Varsınlar birileri, "psikolojik üstünlük kimde?" diye araştırmalar yapsınlar, varsınlar birileri "sizden bu maçta ayakla değil, kalpten oynamanızı istiyorum" diye kameralar önünde şov yapsınlar, varsınlar birileri, "ama biz o statta kupa kaldırdık" martavallarıyla kendilerini ve yandaşlarını avutsunlar..

Gerçekler gün gibi ortada..

Pir-ü pak şekilde duruyor hem de..

Yine bir Kadıköy akşamı ve yeni bir Fenerbahçe galibiyeti.

376.maçta aradaki galibiyet farkı şimdi, ligde 17, toplamda ise 26.

Ezici üstünlük devam ediyor.

Başka bir deyişle ezeli rekabette ebedi üstünlük te devam ediyor..

Veya şöyle de söyleyebiliriz :

"Ezeli rekabet, ebedi hezimet"

Maça gelelim..

Liderlik koltuğunda en yakın rakibine 4 puan fark atan Fenerbahçe, ligdeki en yakın takipçisi Kasımpaşa'nın kazanmasının ardından bu puan farkını korumak, Galatasaray ile olan puan farkını ise 9 puana çıkartarak ilk yarının geride kalan haftalarındaki avantajını devam ettirmek istiyordu.

Geçtiğimiz hafta Bursa'da, son dakika golüyle kazanarak galibiyet serisini devam ettiren Fenerbahçe, maça bol pas ve hızlı hücum düşüncesiyle başladı.

Alper Potuk'un cezalı, Meireles'in ise sakatlığı nedeniyle kadroda olmadığı akşamda, orta alanda Ersun Hoca, bu defa Emre-Baroni-Mehmet Topal üçlüsünü tercih ederken, forvette ise Emenike yine yedekti.

Defans hattında ise, uzun süre sonra Gökhan Gönül, yeniden formasına kavuşmuştu.

Rakip Galatasaray, sahaya 4-5-1 dizilişiyle çıkarken, orta alanı kalabalık tutup ileride Drogba'nın hücuma genişlik kazandıracak şekilde top saklayıp servis etmesine, geriden gelen Selçuk İnan'ın atacağı ara toplarla ise Burak'ı pozisyona sokma düşüncesiyle maça başladı.

Fenerbahçe orta sahası, rakibin bu taktik düşüncesini önde basarak kırmak ve kazanacağı toplarla ise Kuyt-Sow-Webo üçlüsünü pozisyona sokmak düşüncesiyle karşılık verdi.

Caner Erkin'in ceza sahasına kestiği topta rakip stoperin eliyle düzeltme çabasına penaltı çalan Bülent Yıldırım, maçtaki en doğru kararlarından birisini verirken Emre Belözoğlu ise Fenerbahçe formasıyla 10.lig maçında Galatasaray'a ilk golünü attı.

Golden sonra beraberlik için çok adamla Fenerbahçe sahasına gelen Galatasaray'ın, geride boşalttığı alanlara Sow ve Webo'nun çapraz koşuları zaman zaman etkili olurken, rakip kalede Gökhan Gönül'ün çaprazdan vurduğu şut dışında söylemek gerekir ki net pozisyon şansı bulamadı Fenerbahçe, maçın ilk yarısında.

İkinci yarıda Kuyt'un yerine oyuna giren Emenike'nin, zaman zaman sağ kanattan hızlı hücumlar geliştirmesi tribünleri heyecanlandırırken, bu pozisyonların birisinde geriden gelen Emre'nin, Selçuk İnan'dan kaptığı topu bekletmeden Sow'a, oradan da Webo'nun çok kurnaz bir şekilde Emenike'yi ofsaytta ekarte ederek boş pozisyondaki Baroni'ye göndermesiyle farkı ikiye çıkartan Fenerbahçe, maçın son bölümüne de rahat bir şekilde girdi.

Bu akşam maçın öne çıkan isimleri, tartışmasız şekilde sıralamayla gidecek olursak Mehmet Topal, Emre Belözoğlu, Caner Erkin, Bruno Alves ve Piere Webo idi.

Mehmet Topal, orta alanda her topa bastı, dönen bütün topları aldı, arkadaşlarına olumlu paslar verdi, Emre Belözoğlu 1 gol, bir de golden önceki baskısıyla maça direkt etki eden isim olurken, Caner Erkin, rakibin hızlı oyuncusu ve "çakma Ronaldo'su" Bruma'yı adeta Kadıköy'de şaşkına çevirdi.

Bruno Alves ise, bütün hava toplarında tartışmasız şekilde defansın en etkili ismiydi.

Drogba'ya tek pozisyon bile vermedi.

Webo ise, ileride stoperler üzerine kurduğu baskıyla rahat çıkmalarını engelleyen isimdi.

Nihayetinde şimdi bu maç geride kaldı.

Başta söyledik ya, "klasik derbide, klasik skor" alındı Fenerbahçe adına.

Şimdi artık lider, ligde rahat..

Galatasaray'a 9, Trabzonspor'a 11, Beşiktaş'a ise 7 puan fark atılmış durumda.

Önümüzdeki hafta oynanacak Antalyaspor ve 13.haftaki Beşiktaş maçlarının kazanılması durumunda, ilk yarının da liderliği kesinleşecek.

İlk yarı biterken de rakiplerine çift haneli rakamlarla puan farkı atılmış olacak.

Darısı, diğer maçlara..

Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu

Hakemler: Bülent Yıldırım, Ekrem Kan, Asım Yusuf Öz

Fenerbahçe: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Alves, Egemen Korkmaz, Caner Erkin, Mehmet Topal, Emre Belözoğlu (Dk. 70 Salih Uçan), Cristian (90+4 Mehmet Topuz), Sow, Kuyt (Dk. 46 Emenike), Webo

Galatasaray: Eray İşcan, Eboue, Semih Kaya (Dk. 85 Aydın Yılmaz), Chedjou, Dany, Ceyhun Gülselam (Dk. 62 Engin Baytar), Melo, Bruma (Dk. 72 Umut Bulut), Selçuk İnan, Burak Yılmaz, Drogba

Goller: Dk. 23 Emre Belözoğlu (penaltıdan), Dk. 66 Cristian (Fenerbahçe)

Sarı kartlar: Dk. 22 Chedjou, Dk. 67 Sabri Sarıoğlu (yedek kulübesinde), Dk. 84 Burak Yılmaz (Galatasaray), Dk. 51 Egemen Korkmaz, Dk. 69 Caner Erkin, Dk. 81 Emenike (Fenerbahçe)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder