
Yıllardan beri, adillik kisvesi altında her türlü "adiliği" yapanlar..
Yıllardan beri beyinleri iğfal edenler, vicdanları işgal edenler..
Yıllardan beri sürüngen gibi kulüplerin eteklerinde yaşayanlar, dalkavuklar, yalakalar, yılışanlar, yavşayanlar..
En hazin olaylarda bile yorumlarını, "cüzdanlarında" taşıyanlar, yöneticilerin "koltuk değneği" olanlar..
Tribünleri çekilmez alan, rakip sporcuları ise adeta düşman olarak belleyip, maçları çığırından çıkartanlar, holiganlar, fanatikler, "etikçilik" altında "tetikçilik" yapanlar..
Şimdi hepsi adalet abazanı oldu..
Neymiş efendim, Türk futbolunun kurtuluşu için bu operasyonda sona kadar gidilmeliymiş..
Öncelikle şunu net bir şekilde ifade edelim ki, bizler alnımız açık, başımız dik..
Dumanda durmadık ki yüzümüz is olsun..
"Henüz daha savcılık iddianamesinin bile" HAZIRLANMADIĞI bir ortamda, üstelik te dosya içeriğinde GİZLİ hükmü ve ibaresi olmasına rağmen, günlerden beri çarşaf çarşaf haber yapanlar, bilmelidirler ki bu haberlerin kirliliği altında yorucu yorumlarıyla sadece kitlelerin vicdanlarında kanayan birer yaradırlar..
Evet, Türk futbolu bir bataklık içerisindedir ve kurtulmalıdır.. Kurutulmalıdır bu bataklık..
Bu akşam bir TV programında gazeteci demeye dilimizin varmadığı bir zat, "Efendim, Fenerbahçe büyük camia, büyüklüğünü şimdi de göstersin ve bu kirliliği, Fenerbahçe sayesinde temizleyelim."
Yok ya !!
Başka bir arzunuz?
Yıllardan beri anasını ağlattınız bütün bir camianın..
Mafyözlerle şampiyon olup, dansöz ve şantözlerle kutladığınız günleri bizler unutmadık..
1995 ten sonraki süreç içerisinde hemen her sezon, ayrı ayrı skandallar yaşadı bu ülke..
Bir derbi maç öncesinde, bir Avrupa kupası maçı oynayacak takımın, o haftasonu derbi maçının, kafileyi yurtdışından getiren uçakta "kişisel kararı ile erteleyen" Federasyon Başkanlarını tanıdı bu ülke..
Yine taraftarı olduğu takımın stadında attığı gole sevinen, tribündeki binler gibi oley çeken, Olimpiyat Evi'nde medya mensuplarının gözü önünde, Fenerbahçe'nin yediği golden sonra ayağa kalkıp oley çeken Federasyon Başkanlarını da gördü bu ülke..
"Bu şampiyonlukta en az teknik adam kadar bizim de payımız var" diyen organize çetecileri tanıdı bu ülke..
"Küme düşersek dönen dolapları anlatacağım haaaa!!" diye ortalığı tehdit eden, sonrasında ise ortalardan kaybolan kulüp başkanlarını gördü bu ülke..
"90.dakikada yediği gol için -Işık gözüme geldi- diyen kalecileri tanıdı bu ülke..
"40 metreden temdit penaltısı çalan ve o penaltı ile birlikte maç bitiren hakemler yetiştirdi bu ülke.
Yüzlerce, binlerce örnek var bu konuda..
O zamanlar neredeydiniz?
İçki masalarınızda kullanacağınız meze değildir Fenerbahçe.
Kursaklarınızda kalır..
Varsa eğer bu camianın kazandığı şampiyonlukta bir şaibe, bunu ortaya çıkartacak olan Türk adaletidir..
Sizlerin işi değil..
Sizler, içki masalarınızda demlenmeye devam ediniz..
Demleniniz, sonrasında ise o kızarmış ve şişmiş gözlerinizle iyice bakınız "Fenerin ışığına."
Bakabilirseniz tabi ki..
Çünkü biliriz ki, yarasalar ışığı görünce kaçacak delik ararlar..
Ama bizlerden sizlere tavsiye..
O karanlık dehlizlerinizi şimdiden iyi seçiniz..
Çünkü bu "Fener" sönmeyecek ve sizler istemeseniz de, sizin karanlık dünyalarınızı bile aydınlatmaya devam edecektir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder