
Fenerbahçe, Türkiye Kupası grup 2.maçında kendi sahasında Bucaspor'a 3-2 mağlup olurken, sahada ortaya konan oyunun adı eğer futbolsa, gerçek futbol oynayan takımların oynadığı acaba nedir?
Kalecisi hata üzerine hata yapan, defansı birbirinden kopuk, orta sahası bölük pörçük, forveti ise paramparça bir halde iken nasıl maç kazanır bir takım?
Üstelik saha içerisinde koşmadan, yardımlaşmadan.. Sanki ilk defa bir araya geliyorlarmışçasına bu kadar lakayt futbol oynanıyorsa eğer, karşılığında alınan mağlubiyet kaçınılmazdır ve hakedilmiştir.
Çeyrek asırı aşkın bir zamandır artık "fobi" haline gelen Türkiye Kupası'nda anlaşılan o ki bu yıl da yine "esmer günler" beklemektedir Fenerbahçe'yi..
Sol bekinin Brezilya Milli Takım oyuncusu olduğu söyleniyor.. Yesinler..
Ön liberosunun Brezilya kökenli "mükemmel" bir oyuncu olduğu rivayet ediliyor.. Sevsinler..
Forvetinin, Türkiye'nin en iyi "pivot santroforu olduğu" iddia ediliyor.. Öpsünler..
Hülasa, bütün hatlarıyla dökülen bir takım vardı bu akşam Saraçoğlu'nda.. Bucaspor gibi Türkiye liginin en az gol atan takımından kendi sahasında 3 gol yiyebiliyorsa eğer bir takım, bunun adı tam anlamıyla ciddiyetsizliktir, mesleğe ihanettir, meslektaşı ise küçümsemektir.
Kaldı ki o Bucaspor'dan daha 1 ay önce yine aynı Saraçoğlu'nda 2 gol yenmedi mi lig maçında? Üstelik o tarihe kadar oynadığı lig maçlarında toplam 5 gol atabilen Bucaspor, 1 maçta Fenerbahçe'ye 2 gol atmayı başarmıştı.
Demek ki futbol, sahada koşup mücadele edildiği zaman kazanılacak bir spordur. Yürüyerek, yanından geçen rakibe bakarak oynanan bir oyun değil. Bunun adı olsa olsa, kendini aldatmaktır.
Aykut Kocaman'a verilen yetkiler dahilinde Aykut Kocaman'ın artık takımda köklü revizyonları yapmasının vakti gelmiştir de geçmektedir.
Bucaspor ilk 11 inde altyapıdan 4 oyuncu eğer sahaya çıkabiliyorsa, bu sayının Fenerbahçe'de de olması gerekir. Böylesine ismi olan ancak sahada ne yaptıklarından haberi olmayan oyuncuların olduğu bir takımda üstelik.
Andre Santos'un, ilk Bucaspor golündeki hamle hatasından ziyade maç içerisinde sol bek mevkisini terkedip kademeye girmeden, sürekli olarak orta saha çizgisi kenarlarında yaptığı yalancı koşularla birlikte, defans göbeğindeki Lugano'nun giderek düşen form durumu karşısında acaba Bekir'in suçu neydi de son lig maçında takımın en iyi oyuncularından birisi olmasına rağmen bu akşam takımda yoktu?
Veya sağ bekte Gökhan Gönül'ün üzerine neden bu kadar gidilir? Nerede hani o sezon başındaki bir anda parlayıp sonra ortalarda görünmeyen "O kan" ?
Fenerbahçe'nin içerisinde bulunduğu durumdan bir an önce sıyrılıp toparlanması gerekir. Devre arasında takıma mutlaka ama mutlaka takviye yapılması elzemdir. Özellikle ön libero mevkisi ile birlikte sol bek mevkiine Fenerbahçe'ye yakışır kalitede oyuncu görmek ister Fenerbahçe taraftarı.
Yoksa,
Yandı gülüm, keten helva..
Takım kadroları:
STAT: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
HAKEMLER: Özgür Yankaya, Erdinç Sezertam, Muharrem Yılmaz
FENERBAHÇE: Serkan Kırıntılı, Gökhan Gönül, Yobo, Lugano, Santos, Gökay , Cristian, Selçuk (Uğur dk. 76), Stoch (Alex dk. 66), Dia (Niang dk. 66 ), Semih
BUCASPOR: Atilla, Kamil, Orhan Ak, Koray, Zafer (Victor Mendy dk. 58), Ragıp, Civar, Musa (Serkan Yanık dk. 84), Sercan, Erkan, Manucho (Salih dk. 87 )
GOLLER: Musa (dk. 10), Semih (dk. 15), Sercan (dk. 43), Lugano (dk. 48), Manucho (dk. 65)
SARI KARTLAR: Lugano, Gökay (Fenerbahçe), Erkan (Bucaspor)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder